7 Güzel Adamdan Biri

Mescid-i Aksa Şairiydi – Yeni Şafak

Mescid-i Aksa Şairiydi – Yeni Şafak

Güzel güzel atlara binip sonsuzluk âlemine gittiler. Onlara ulaşıncaya kadar onların yolunda her zaman ve her zeminde devam edeceğiz

Kendisini tanımadan, daha İmam-Hatip lisesinde okurken şiiri ile tanıştım. Anadoluda çıkan bir derginin arka sayfasında ilk defa “Mescid-i Aksa” şiirini okuyunca adeta kendimden geçmiştim. Bu şiirle ilgili bir anım var. Bu anımı rahmetli Akif abimize de anlatmıştım. Bu hatıramın anısına kendi sesinden bu şiiri “Dursunbey Su Çıktısı” şiir şöleninde okumasını rica etmiştim de bu ricamı kırmayıp bu şiirini bizlere iki yıl arka arkaya Dursunbey Su Çıktı Şiir Günleri’nde okumuştu. Hatıram şöyle: Balıkesir İmam-Hatip Lisesi’nde öğrenci iken bir şiir okuma yarışması açılmıştı. Bu yarışmaya ben de katılmıştım. Amacım derece değil, ne olursa olsun bu şiiri okumak ve okulumuz öğretmenleri ve öğrencilerine bu şiiri duyurmaktı.

Israrlarım neticesi edebiyat hocamız bu şiiri komisyona kabul ettirmiş ve ben şiirimi okumak için sıra bekliyordum. Bir ara eski müdürlerimizden bir öğretmenim: “Hayrola Süleyman, hangi şiiri okuyacaksın” dedi. Ben, elimdeki şiiri kendisine gösterip: “Akif İnan’ın Mescid-i Aksa Şiirini okuyacağım hocam” dedim. Bunun üzerine, hocamız: “Bu şiir biraz siyasi” deyip hemen müdür odasına gitti ve beş dakika sonra, o yıl bir daha düzenlenmemek üzere şiir okuma yarışması iptal edildi.

Yine Eğitim-Bir Sendikası’nın Türkiye çapında teşkilatlandığı zamanlarda Balıkesir’e yolu düşen bu gönül adamı, en az kendisi kadar kıymetli ve genç yaşta aynı hastalıktan vefat eden karadenizli dava adamı MGV yönetim kurulu üyesi Seyfullah hocamızın tatlı bir tartışması olmuştu. Konusu yeni teşkilatlanan sendikanın herkesi kucaklaması için yönetim kurulu üyelerinin her kesimden olmasını istiyen başkanımıza Seyfullah kardeşimiz o güzel Karadeniz şivesi ile: “Benim düşüncemi Balıkesir’de herkes biliyor. Şimdi ben bu sendikaya yönetici olamayacak mıyım” diye sorunca Akif abimiz : “Evet, üyemiz olabilirsin ama yöneticimiz olamazsın” diyerek hem o sohbette bulunan herkesi güldürmüş, hem de bir gönül adamının ufkunu bizlere göstermişti. Gerçi Seyfullah kardeşimiz de bir dava adamı olarak hiçbir zaman toplumu dışlayan biri değil, tam aksine tüm kesimleri kucaklayan bir insan idi. Ama buna rağmen belki de Akif abimizi açıp, kurulan sendikanın ufkunu öğrenmek istiyordu. İkisine de Allah’tan gani gani rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun. Kendileri güzel idi. Güzel güzel atlara bindiler ve sonsuzluk alemine gittiler. Biz de onlara ulaşıncaya kadar onların mücadelesine her zaman ve her zeminde devam edeceğiz. Çileli yolun çilesi bizim için sevinçtir. Ne diyelim, bu bayrama da Akif abisiz girecekmişiz…

0 Cevap

Bir ileti Gönderin